2012-03-31

Ateştop (Fireball XL5)

Bugün Doğan Kardeş'in 1968 / 75 ile 88. sayıları arasında yayınlanan Ateştop serüveninin gizemini aydınlatacağız, hepbirlikte.

Serüveni okuyan dikkatli gözler olay gelişim çizgisinde bir takım eksiklikler olduğunu fark etmiştir. İşte bu eksiklikleri saptayıp yamayacağız.

79. sayının son karelerinde Kaplan'a suikast düzenlenmiş ve gizemli bir kadın bu haberi televizyondan öğrenmiştir. 80. sayının ilk karelerinde ise zanlının yakalanmış ve bir direğe bağlanmış olduğunu görürüz.

Arada bir boşluk vardır. Zanlıyı yakalayan kimdir, nasıl yakalanmıştır, Doğan Kardeş öykünün bu karelerine yer vermemiştir.

Yine ilerleyen sayılarda bir başka boşluk çıkar karşımıza.
82. sayıın sonunda zanlının suç ortaklarının bir denizaltıya binerek kaçtıklarını görürüz. 83. sayının ilk sayfasında ise yakalanmış ve sorgu için beklemekte olduklarına şahit oluruz. Yakalayan ve nasıl yakalandıkları muammadır.
 Aşağıdaki CBR dosyasını indirdiğinizde katil zanlısını yakalayanın, yine Doğan Kardeş'te serüvenleri yayılanan "Şeytan Çekici Pen"in büyümüş hali Lady Penelope olduğunu, denizaltı ile kaçan suç ortaklarını derdest edilip Steve Zodiac'ın avucuna bırakılmasının arrdında ise, yine yakından tanıdığımız Stingray (Deniz Ejderi) mürettebatı Troy Tempest ve Phones bulunduğunu göreceksiniz.

Ateştop (Fireball XL5), Lady Penelope ve Stingray'in aynı düşsel evrende, aynı zaman dilimini paylaştıklarını vurgulayan belki de tek serüven olması bu Ateştop öyküsünü diğerlerinden farklı kılar. Ancak, gerek Lady Penelope ve Stingray'in yayın haklarının o tarihlerde Doğan Kardeş'in elinde bulunmayışı, gerekse dergi formatının bu eksik bölümleri yayınlamaya uygun düşmeyişi Türk çocuklarının serüvenin tamamını okumasını engellemiştir.

Tabii ki bugüne kadar!

Serüvenin Doğan Kardeş'te yayınlanan bölümün balon yazıları özgün yayının yapıldığı İngiliz Çocuk Dergisi TV21'den alınan sayfalara uyarlandı. Çeviri bölümlerde ise, Doğan Kardeş'in kişi ve yer ismi yazımlarına sadık kalındı.

Keyifli okumalar...

Süpermarıonation Karakterlerinin Ve İlişkili Yazar-Çizer Grubunun Türkiye'de Yayınlanmamış Serüvenleri Üzerine Çizgidizgi Çalışması Yaparak Çocukluğumuza Bir Pencere Açmak Hevesindeki "ÇOCUKTUK PROJESİ” Kapsamında Çalışılmıştır.

Uygulama No: 011  

11 yorum:

  1. Harika bir çalışma olmuş,sevgili arkadaşım. Yazını okuduktan hemen sonra 79.ve 82.sayılara baktım ve hatırladım.Doğan Kardeş şeytan çekici penelope'n konuyla ilgilendiğini
    ve yine 82. sayının son karesinde kaçakla deniz ejderinin ilgileneceğini belirten son kareleri
    değiştirmeden yayınlamışlar.
    /Ateştop (Fireball XL5), Lady Penelope ve Stingray'in aynı düşsel evrende, aynı zaman dilimini paylaştıklarını vurgulayan belki de tek serüven olması bu Ateştop öyküsünü diğerlerinden farklı kılar. Ancak, gerek Lady Penelope ve Stingray'in yayın haklarının o tarihlerde Doğan Kardeş'in elinde bulunmayışı, gerekse dergi formatının bu eksik bölümleri yayınlamaya uygun düşmeyişi Türk çocuklarının serüvenin tamamını okumasını engellemiştir./
    Ama leydiden haberim yoktu ki ozamanlar bu ipucunun peşine düşeyim.Deniz Ejderinin yayınlanan bölümlerine dönüp bir gözattığımı hatırlıyorum;heyhat böyle bir serüven yok..
    Belleğimizdeki ve ateştoptaki bu boşluğu doldurduğun için çok çok teşekkür ederim..
    Her üç seriyide takipedenler için bu çok hoş
    bir paslaşma olmuş olmalı.Yıllar sonra da olsa sayende bu duyguyu sürpriz bir biçimde doyasıya yaşadım.Sağ ol,var ol....

    YanıtlaSil
  2. İlgi ve desteğin için teşekkür ederim dostum. "Çocuktuk Projesi"ne epeydir ara vermiştim. Üzerimdeki yük hafifleyince yeniden el attım. Gerisini de getiririz inşallah...

    YanıtlaSil
  3. değerli mr.yer6 ve değerli zamangezgini ikinizde nette yaptığınız işlerle hakikaten övgü ve takdire layıksınız çeviri ve balonlama gibi zor bir işte yaptığınız ve sunduğunuz emekler ortada keşke iki ayrı forumun bu saçma kavgası bitse ve sizler ve sizin gibi dostlar elele daha güzel çalışmalar ile nette olsanız.
    serdary67

    YanıtlaSil
  4. sağol serdary67 dostum. zorluk dert değil, mühüm olan keyif.. o da yerinde şimdilik.

    iki forum arasındaki husumet olmadık tatsızlığa neden oldu, ama bu tatsızlıklar ortak ilgi alanları olanların dostluk kurmasının önüne geçemiyor, işte görüldüğü gibi.. mesele araya duvar örmemek ve iletişim kapılarını açık tutmakta olsa gerek. ama her zaman sağlanamıyor bu malesef.. görüşürüz dostum.

    YanıtlaSil
  5. Değerli mr.yer6 inan ki 2 yıldır her iki çizgiroman forumunu da takip ediyorum aslında ikisininde amacı aynı birisi diyorki bizlerle ol yorum yap katılımcı ol ki sende istediğini al diğer forum diyor ki herkes herşeye sınırsız ulaşsın bitliste çizgiroman sever de istediğine ulaşsın ama çizgiroman sekltörü de desteklensin aslında amaç aynı gaye aynı ama bir tarafın egoları yüzünden her iki forumda gereksiz yere aynı kitapları tarıyor zaman kaybedsiyor seriler beraber tamamlanabilecekken eksik kalıyor çok daha güzel çeviri balonlama işleri ortak yapılabilecekken yapılamıyor yani olan yine çizgiroman ve kitapseverlere oluyor i.şte benim üzüldüğüm bu bu egoistlik bu gereksiz kavgalar amaç okumak ve okutmaksa kavga niye amaç kitapseverlerin dostluğu ise çizgiroman kardeşliği ise gerçekten bu yaşananlar nedir inanın ki yazık oluyor.
    Yeni çalışmalarını dörtgözle bekliyorum.
    serdary67

    YanıtlaSil
  6. Sevgili Serdary67 değerli yorumlarınıza aynen katılıyorum.
    Ben paylaşımlarımın herkese ulaşabilmesi ne mümkünse yapmak
    istiyorum.Hedefim genç kitleye çizgiromanı ve kitapları sevdirmek.Özellikle çr okuru azalmakta,60,70 ve 80'li yılların kuşakları okuyor çizgiromanları.
    Şu an forumların izleyecilerinin yaş ortalaması yüksek.Dediğiniz gibi enerjimizi tek bir platformda toplayacağımıza,anlamsız kavgaları hem iki forum arasında ve kendi içlerinde sürdürmekte.Durum ortada belkide kendi yükleme sitemizi kurmamız,kütüphanemizi açmamız gerekecek.Elbette çizgiroman ve kitaplarımı herkese veremem ama,tarayarak isteyen herkesle sınırsız paylaşabilim.
    Değerini bilenler bizdendir.
    Değer bilenler böyle çoğalır.İyilik yap,denize at,değerini balik bilmezse haluk bilir demişler.Bu atasözünün içi çok çok doludur,anlamlıdır.
    Keşke sizin gibi dostlarla yüz yüze bir ortamda sohbet edebilsek ne iyi olurdu.. Bol çizgiromanlı ve kitaplı mutlu günler dilerim...

    YanıtlaSil
  7. Değerli zamangezgini dostum ben 43 yaşındayım çizgiromanlarla istanbulda bir komşumun oğlunun sayesinde 1969 senesinde tanıştım salata,tarkan,zembla ve daha birçok yayını bu kardeşim sırf komşuluk hakkı ve benim o zamanlar hasta olmama acıdığı için bana verir ve resimlere bakar sonra geri verirdim bugün okuma sevdasını onlarla kazandım ve yıllar sonra iki ayrı çizgiroman forumu sayesinde çoğunu tekrar okuma olanağım oldu evet karşılıksız vermek iyidir ama bizim insanımız bazen olayın suyunu çıkarıyor o yüzden ben vipliğe değil vipliğin uygulanış şeklinden rahatsızım katılımcı olan yorum yapan anılarını paylaşan bir üyenin aylarca o kitaba erişememesine karşıyım bu kavgalar yüzünden kaç insan elindeki hazineleri paylaşmaktan vazgeçti aslında bu türk forumlarının çoğunda olan bir rahatsızlık fedakarlığın anlamını bilmeyenler bir cümle ile insanları kırarak heves ve arzularını yokediyorlar buna engel olması gerekenler susunca olay kötü mecralara akıyor sizi yakınen izliyor ve takdir ediyorum yorum yazmasamda bilinki yaptığınız iş çok önemlidir.Teşekkür ve saygılarımı yolluyorum ve birgün buluşabiliriz de neden olmasın.

    YanıtlaSil
  8. Söyleneceklerin daha derli toplu ve aralarda kaybolmadan ulaşılabildiği güzel bir platform olmuş. Neyi nerede bulabileceğini bilmek güzel...

    YanıtlaSil
  9. sağol harunaybal dostum,
    belki sadece arayanın bulacağı yerler bloglar, o yüzden kısıtlı imkan anlamına gelse de, başka bazı açılardan özgürlük sağlıyor. sonuçta "sağlıklı bir oluşum bulana kadar buradan devam edecek gibi görünüyorum.

    YanıtlaSil
  10. Doğan Kardeş'in Ateştoplu yılları, o dönemi yaşamış bizim gibi ihtiyarları çok etkilemiştir (Beş cilt halinde kitaplığımda). Özellikle de Mike Noble çizgileri (sende de görüyorum bunu)... Hatırlıyorum da, Don Lawrence'a geçtiklerinde Ateştop'un kukla formatına daha uyan çizim tarzını çok yadırgamıştım. Halbuki Lawrence da bir büyük üstat ama Noble'ın gerçekçi üslubu adamı bir başka yakalıyor.

    Yukarıda paylaştığın nefis çalışmayı çok sevdim, bu türden eksikler gösterilmeye ve giderilmeye muhtaç. Daha önce çizgili'de okuduğum o güzel "Ateştop'lu yıllar" çalışmanda da özellikle Noble-Lawrence geçişi garabeti ve serüvenin Doğan Kardeş'te apar topar sonlandırılışının detaylarına eklenince birbirini iyi tamamlamış oldular.

    Fireball - Penelope - Stingray bağlantılı bu güzel anlatımı TVC21 sayılarında yanyana görebiliyoruz dediğin gibi. Ben de bu durumu ilk olarak Gerry Anderson'un Century21 adıyla yaptığı koleksiyoner derleme dizisinin birinci kitabını bir ton para vererek aldığımda öğrenmiştim -de ağzım açık kalmıştı. (Gerry Anderson bu konseptten her şekilde para kazanmayı bildi yani. İşini bilen adam diye buna deniyor herhalde.)

    YanıtlaSil
  11. Evet, Mike Noble'ın yeri gönlümde ayrı. Noble, seriyi kendinden önce Fireball XL5 çizerlerinin kullandığı karikatürize tiplerden kurtarıp, adeta yeniden hayat verdi. Onun imzası olmasaydı bizler halen Supermarionation üzerinde konuşuyor olur muyduk bilmiyorum. Konuşurduk belki ama böyle hararetli olur muydu konuşmalar, orası meçhul.

    Aslında özgün karakterlerin TV dizileri için hazırlanan kuklalar oluşunu değerlendirirsek Lawrence çizimleri daha örtüşüyor görsel imgelerle. Yine de Noble, ille de Mike.. :)

    Yorumun için teşekkür ederim dostum.

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...