2012-09-20

GARTH - 01 - WHEN VENUS WAS BORN (BÜYÜK GÖREV)


GARTH - BÜYÜK GÖREV (When Venus Was Born)

Yazan : Peter O'Donnell
Çizen : John Allard / Steve Dowling
Özgün Yayın : Daily Mirror (İngiltere)
Özgün Yayın Tarihi : 22/2/62 - 15/9/62
Serüven Sırası : 41

Türkiye Yayını : TAY - Mandrake (Dolgu Çizgiroman)
Yayın Tarihi : 1974
Fasikül : 22 - 28
Serüven Sırası : 05

Steve Dowling tarafından 1943'de yaratılan Garth, Dailiy Mirror Gazetesi'nde (İngiltere) Temmuz 1943'den Mart 1997'ye kadar 165 serüven halinde yayınlanmıştır. Yazar grubu değişmekle birlikte ilk 67 serüven Steve Dowling ve John Allard tarafından çizilmiş, 68. serüvende (Sundance) ise çizim işi efsanevi çizer Frank Bellamy tarafından yüklenilmiş, Bellamy'nin genç sayılabilecek bir yaşta ölümüyle 85. serüvende (The Man-Hunt) çizerlik Martin Ashbury'e geçmiş ve yayın hayatının sonuna kadar kendisinde kalmıştır.

John Allard imzalı Garth, Türkiye'de günlük bant formatında "Ulus" (1950'li yıllarda, Baykara ismiyle)ve "Cumhuriyet" (60 yılların sonlarında özgün ismi Garth başlığıyla) gazetelerinde kendisine yer bulmuş, ayrıca yine 1960'larda yayınlanan Büyük Ateş Dergisinde her biri beşer banttan oluşan ve adedi değişen sayfalar halinde yayınlanmıştır. 1974'ten itibaren Tay yayınlarından çıkan Mandrake çizgiromanında sayfa adedi değişen dolgu çizgiroman olarak 70 fasikül (13 serüven) boyunca Türk okuyucusuyla buluşmuştur. Bu 13 serüvenin 3 tanesi Frank Bellamy imzalıdır. Martin Ashbury çizimleri ülkemizde hiç yayınlanmamıştır.

Bu ve izleyecek derlemelerde TAY'ın yayın sırası değil özgün yayın tarihleri göz önüne alındı.
Bu derleme özgün yayın sıralamasında 41. serüven olan When Venus Was Born'u (Büyük Görev) içermektedir.

Teşekkür:
Garth derleme çalışmalarımızda Fasikül Serisi MANDRAKE-TAY baskılarının Çizgiliforum için Ozanbarış ve Palio68 tarafından taranmış sürümlerinden yararlanıldı. Özverisi ve derlemenin oluşturulmasındaki desteği nedeniyle başta Palio68 olmak üzere emeği geçen tüm arkadaşlarımıza ve Garth'ın Türkiye'deki yayın hayatı konusunda aktardığımız bilgiye kaynaklık eden "Çizgiroman Ansiklopedisi"ni hazırlayan Hakan Alpin'e teşekkür ederim.

________________________________________________________

Serüvenle ilgili notlar:

Müsaadenizle biraz gevezelik yapmak istiyorum bu sayı ve Garth'ın genel hatları üzerine..

Garth'ı kaliteli bir çizgiroman olarak görüşümün nedeni yalnızca ilgimi çeken konuları barındırıyor olması değil, sağlam bir temeli olması da.

When Venus Was Born isimli serüven bu sağlamlığa değinmek için iyi bir örnek.

Daha sonra Müsekkin'de -tekrar- vereceğimiz GOLDEN SLAYER - Altın Hançer isimli serüvende de  karşımıza çıkacak olan Astra (Venüs) üzerinden giderek Garth'ın neden sağlam bir çizgiroman olduğunu örneklemeye çalışacağım.

Garth'ın hemen her macerasında yakınlaşma yaşadığı bir cins-i latif bulunmakla birlikte tek gerçek aşkı olarak tanımlanan Astra mitolojide de karşılığı olan bir karakter. Mezopotamya'da (Suriye) Astarte, Antik Yunan'da Afrodit, Roma'da Venüs adını alan bir tanrıça kendileri.. Aşk ve güzellik tanrıçası!

Yine bir yan karakter olarak bu serüvende görünen pagan tanrısı Ahnu, Mezopotamya'da Anu ismiyle bilinen göktanrı. Yunan'da Zeus...

Mitolojiye fazla girip yetkinlik alanımızı aşmadan devam edelim... :)

Serüvene verilen özgün isim When Venus Was Born (Venüs Doğduğunda), Rönesans döneminde Sandro Boticelli (1444 – 1510, Floransa) tarafından yaratılmış ve dünyanın en önemli sanat eserleri arasında gösterilen bir tabloya gönderme içeriyor. La nascita di Venere (Venüs'ün Doğuşu), ya da İngilizce; Birth of Venus. Her ne kadar Boticelli'nin yorumuyla Allard/Dowling ikilisinin yorumu örtüşmese de her iki bakış açısı da mitolojide tanrıça Afrodit'in doğumunu anlatıyor. Garth  bu göndermeyi gözden kaçırması muhtemel okuyucunun dikkatini çekmek için son sayfalara doğru bir monologunda, "Venüs doğduğunda ben de oradaydım" diyor...

Bu arada kapakta görülen resmin geri planındaki kara parçalarının Beşparmak Dağları olması gerektiğini, zira Venüs doğduğunda ilkin Kıbrıs’a ayak bastığını da malumatfuruşluk yaparak araya sıkıştıralım.. :)

Her iki öyküyü de (Golden Slayer-When Venus Was Born) okuyan arkadaşlarımız, ortak noktanın zaman yolculuğu olduğunu fark etmişlerdir. Venüs ile zaman yolculuğunun ilişkilendirilmiş olması da ilginçtir Garth'da. Ama yerinde bir seçim.  Venüs gezegeninin bir acayip özelliği bu ilişkilendirmeyi temellendirmektedir kanımca. Adeta bir zaman paradoksuna işaret eden bir acayiplik bu: Bir Venüs günü 243 dünya gününe eş, ama bir Venüs yılı 225 dünya günü sürüyor. Yani gün, yıldan uzun! Eh, zaman yolculuğunun kaçınılmaz sonu zaman paradoksunu tanımlamak için Venüs'ten daha iyi bir simge olabilir miydi, sizin görüşünüze bırakıyorum…

Bunca kelamdan sonra keyfiniz kaçmadıysa eğer, “keyifle okuyun” deme cesareti var bende hâlâ... :)

Sunuş Notları:
Bu ve ilerde vereceğimiz diğer bazı Garth derleme çalışmaları daha önce yayınlandıkları platformda yaşanan teknik bir sorun nedeniyle yitirildi. Kendi çapımda yığun emek içeren işler olduğunu düşündüğüm için, kaynak dergilerin özgün tarayıcısı olmamama karşın Garth derlemelerinin tüm sayılarını yayınlamak ihtiyacı duyuyorum. Her sayıda hem yararlanılan tüm kaynaklara yeterince gönderme vardır, hem de daha önce yayınlandığı platform belirtilmiştir. Arkadaşların anlayışla karşılayacağını umuyorum bu tutumumu. Zira yeni bir teknik arıza sonucu yitirilmelerini göze alamayacağım kadar uzun çabalar sonucu ortaya konmuş işlerdir.

İndirme linki kapak resminin altında. :)

10 yorum:

  1. Her ne kadar okumuş olsam ve çok beğenmiş olsamda burada görünce bir kez daha teşekkür etmek geldi içimden.
    serdary67

    YanıtlaSil
  2. Umarım Frank Bellamy'leri de derlemişsindir. Mükemmel düzenlemelerinle onları okumak güzel olacak. İngilizcelerini bulmuştum ama fırsat olmadı okumaya bu güne kadar. Stiline hastayım üstadın. Asbury'i ise orijinalinden okumak zorundayız, öyle anlaşılıyor.

    Geçmiş zamanda Cumhuriyet'te 1969'da yayınlanmaya başlandığına göre, Garth ile tanışmam Steve Dowling çizgileri ile olmuş demek. Zîrâ Frank Bellamy '71-'76 arası. Hey gidi günler! :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Thunderbirds'te ilk çizgilerini gördüğüm zamandan beri Bellamy'nin yeri ayrıdır benim gözümde de.. Ama topu topu 3 serüven yayınlanmış Bellamy imzalı. Büyük keyifle onları da derledim tabi.. Tay'ın yer vermediği diğer öyküleri de çevireyim diye niyetleniyordum ama belki Cumhuriyet'teki striplerin izini buluruz diye ertelediğim bir iş halinde bekliyor kafamda. Olmazsa çeviririz.. :) Belki bir kaç da Ashburry örneği vermekte yarar olabilir..

      Sil
    2. Evet, hiç fena olmaz doğrusu. :) Bellamy ve Asbury tarzları birbirine uzak olmayan iki büyük üstad. Onların elinden Garth işleri doğru dürüst çeviriyi hakkediyor hakikaten.

      Ah bir de Holdaway ve Romero Modesty Blaise'leri var. Onları da Cumhuriyet sayesinde okumuştuk, anılarda kalmakla birlikte tam takım İngilizceleri mevcut. Off, of! ne çok şey var! Dediğin gibi, birileri Cumhuriyet striplerini toplamış olmalı diyor insan.

      Sil
    3. Talat Güreli abimiz de gazete tefrikası Garth'ları toplamayı çok istiyor hatta bana da görev verdi bu konuda ama iş güç, arşivlere erişmenin sorunları, milli kütüphane gibi yerlerden tarama yoluyla malzeme olmanın zorluğu bir ilerleme kaydetmemi engelledi.. belki üniversite kütüphanelerinden bir şeyler çıkartabiliriz ama fellik fellik dolaşmak lazım onun için de..

      bu arada modesty ile garth'ın ortak bir noktası olduğunu ve Garth'ın yazar takımından peter o'donnel'ın kesişme noktasında bulunduğunu da söyleyelim laf arasında... öyle güçlü bir kalemmiş ki, birinden bahsedince diğerini çağrıştırabiliyor demek ki.. :)

      Sil
    4. Çok zor bir işten söz ediyorsun. Belki yıllarca sürmüş yayınların zamanları tesbit edilecek, haftalarca devam etmesi gerekebilecek tarama süreci tabii o da izin alınabilirse. Bu çalışmayı Milli Kütüphane'den başka yapabileceğin bir yer var mı bilmiyorum.

      Baktım O'donnel az buz değil, '53-'66 arası Garth yazmış, çağrışım yapması boşuna değilmiş. :

      Sil
    5. Zaten taranan materyalin belli bir kalitede olmasını sağlamak için oradaki bir teknisyene emanet edilmeden kotarılması gerekir bu işin, ki, bildiğim kadarıyla Milli Kütüphane'de buna izin yok. Sayı- Sayfa numarası belirtiyor, belli ücreti yatırıyor ve "fotokopi" olarak alıyorsun çıktıyı.. Yani ya içeriden birini bulmalı ya da başka kütüphanelere yönelmeli.. İş zor netekim..

      Sil
    6. bu arada bendeki listede 23. serüven Warriors of Krull'dan 50. The Invaders'a kadar yazar peter o'donnell görünüyor. umarım bir hata yapmamışımdır derlemelerin bilgi notlarını yazarken.

      Sil
  3. Çizgiliforumdan ayrılışınıza hem üzülmüş hemde sevinmiştim.Paylaşımlarınızı vip olamadığım için pek okuma şansım olmuyordu ancak açık linklerle idare ediyordum.Tümünü buradan alıp okudum.Hakkınızı helal edin dostum.Sevgi ve saygıyla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Paylaşım üzerinden uzun süre geçmiş tarama ve çeviri balonlama alışmalarımın forum linklerini periyodik olarak açıyordum aslında. Ama genelde forumlarda son konuların üstlerde yer alması ve eski paylaşımların da "nasılsa kapalı linktir" düşüncesiyle süzülmemesi gözden kaçırıyordu "açılan" linkleri. Tek istisnası var bu tutumumun, Ceylan 3. seri taramalarım. Onlar da zaten bir şekilde publik edilmişti. :)

      Sonuçta ortak bir kütüphaneye elimizdekileri getirdiğimiz, 3. kişilerin de en azından dijital kopyasına sahip olmalarını sağlamaya çalıştığımız mekanlar bu konuda hizmet veren forumlar. Etik yollarla olduğu sürece harici yerlere taşınmasında ve başsa saşka insanlara da ulaşmasında hiç bir sakınca yoktu bence. Özetle bizimki, sadece biraz emek serf etmiş olmaktan öteye geçmiyor ve helal edilecek bir hak varsa, bu eserlerin gerçek sahiplerine aittir bu, bize değil. Umarım onlar da helal ediyorlardır. :)

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...