2013-09-15

Martin Mystère Çin Denizi'nde...

LAL'den 137. sayı olarak çıkan serüven Yaşak Şehir'i  (La Citta Proibita, 304) Paolo Morales yazmış,  Davide De Cubelis ile birlikte resimlemişler. 

Öykü "Yasak Şehir" isminin de çağrıştırdığı üzere Çin'de geçiyor. Hoş bir hikaye ve Martin'in yine uzakdoğuda geçen eski bir macerasına göndermeler var, tabi ki oradaki karakterlere de. Ölümsüzlük arayan bir grubun marifetleri Marty Amca'nın sürükleyici anlatımıyla soluk soluğa okunuyor yine.

Neyse, konumuz bu değil. Maceranın giriş sayfasındaki bir kare dikkatimi çekti, onu paylaşayım istedim.


Sizin de fark edeceğiniz gibi üçüncü kare oldukça tanıdık. Katsushika Hokusai'inin Kanagawa'nın Büyük Dalgaları isimli tablosundan esinlenilmiş.  


 

Hokusai (1760-1949) Tokyo, o zamanki adıyla Edo doğumlu meşhur Japon ressam ve oymaclık üstadı. Örneklediğimiz gibi Martin çizerlerine esin kaynağı olan manzara resimleri yanında fantastik ve hatta, erotik sayılabilecek çalışmaları da var.

Neyse, konumuz bu da değil! :)

Çin'de geçen bir macera için çizilen bir kareye esin kaynağı olan tablonun Japon bir ressama ait olması ilgimi çekti benim, asıl. Yoksa İtalyanlar için tüm çekik gözlüler bir mi, diye düşündürdü beni. En azından Morales ve Cubelis için. Hatta Bonelli editörleri bu işe nasıl cevaz verdi, merak ettim.

Batılıların tüm çekik gözlüleri aynı kefeye koyma kolaycılığının bir örneği olsa gerek...

13 yorum:

  1. Seni kutluyorum dostum. Harika yakalamissin (bire bir copya) benzerligi.

    Edip

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlgin için teşekkür ederim Edip dost. Martin'de bu tür işleri sık yapıyorlar. Takip edip üstündeki gizemi kazımak da eğlenceli oluyor doğrusu...

      Sil
  2. kapitalimz de herşey mübahtır dostum.
    serdary67

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle durduk yerde laf olsun torba dolsun diye yapıldığını sanmıyorum böyle işlerin. Serüvenin akışında anlamlı bir fark yaratmayan bir kareyi esinlenmiş olmanın yarattığı fark nedir konusuna yoğunlaşıyorum? Okuyucuya böyle göndermeler yapıp bilinçaltı bağlantılar kurdurmak, böylece hikayeleri daha cazip kılmak mıdır, nedir amaç... Hollywood da bu yönteme sık başvurur ama İtalyan çizgiromanında da benzer yöntemler kullanıldığını görmek ilginç...

      Sil
  3. hatırlarsan aynısını conan çizeri buscema da yapmıştır.bununla ilgili örneklerin olduğu seninde çok iyi bildiğin bir forum var.aslında biraz da benim görüşüm ilham eksikliği yada o an belki daha önce gördüğü bir şeyin hafıza da kalması ve o an hatırlanması sonucu böyle durumlar oluşabilir.misal bir kitap okudun oradan çok güzel bir cümle hafızanda kaldı ve sen diyelim bir kitap yazarken bu cümleyi gayri ihtiyari kitabına da ekleyebilirsin.
    serdary67

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sadece hafızada kalmak vela ilham gelmemek ile açıklanamaz. Öyle perspektifiyle, ölçeğiyle birebir "esin" olunca hafızadan çizmek meselesini unutmak lazım.

      Sil
  4. Hokusai bir çok dalga resmi yapmış ama en tanınanı ve bence en güzeli de budur. Bir ara epeyce desktopumu süslemişti.

    Ve dediğin gibi, çizer bir hoşluk yapmak istemiş ama 'bütün çekikgözlüler birbirine benzer' (hadi ırkçılık demeyelim) oryantalizmine düşmüş, 'bütün zenciler...'de hep yapıldığı gibi.

    İyi yakalamışsın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki de çizer öyküde konu edilen "ölümsüzlük" arayışına bir ölümsüzden örnek vermek istedi diye geçiriyorum içimden. :)

      Sil
    2. Muhtemelen... Ben hikâyeyi bilmediğim için yoruma giremedim. Konu "ölümsüzlük arayışı" ise, öyle olabilir hakikaten ve ayrıca kavramın yanında resmin çizerinin yanı sıra, nesnesi olan dalgalar da düşündürücü olarak değerlendirilebilir.

      Sil
    3. Martin'in gördüğü bir gündüz düşünün parçası olarak resmedilmiş. Onun hani böyle ufak öngörüleri vardır ya -temiz kalbinden olsa gerek :)-, hemen arkasından Pekin'e gitmek ve konferans vermek için çağrı alıyor. Malum, Japonya'da yol üstüde kalır.. :)

      Bu "esininin" çok derin bir anlamo olduğuna dair bir arayış büyük olasılıkla zaman kaybı olacak.. Belki de asıl anlamı bize muhabbet konusu çıkarmasında yatıyordur... :)

      Sil
  5. Tenten’den Moebius’a, tişörtten kahve kupasına geniş bir kullanım alanı bulan Hokusai’nin dalgaları Quiksilver logosuna bile esin kaynağı olmuş, Martin'de kullanılmış çok mu :D

    Böyle bakarsak değil elbette, ama senin de değindiğin gibi Çin’de geçecek bir öyküde girizgah olarak karşımıza çıkması enteresan. Benim asıl dikkatimi çeken Hokusai’nin olmazsa olmazı Fuji dağının es geçilmesi… 

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 36 Fuji Manzarası diye kim derledi Hakusai'nin bu çalışmalarını bilmiyorum ama herhalde en bilineni bu olsa gerek.

      Herhalde çizerler Fuji'yi de kareye yerleştirip Japon-Çin örtüştürmelerini iyice gözönüne çıkarmak istememişler. Yanlışın altını çizmek gibi bir şey olurdu bu...

      Gel de, bazı sanat ürünlerinin altında bilinçaltı bir mesaj gizlemeye çalışanlar olduğunu savlayan komplo teorisyenlerine hak verme! :)

      Sil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...